A. Bağlanma parası
MADDE 177- Sözleşme yapılırken bir kimsenin
vermiş olduğu bir miktar para, cayma parası olarak değil sözleşmenin
yapıldığına kanıt olarak verilmiş sayılır.
Aksine sözleşme veya yerel âdet
olmadıkça, bağlanma parası esas alacaktan düşülür.
B. Cayma parası
MADDE 178- Cayma parası kararlaştırılmışsa,
taraflardan her biri sözleşmeden caymaya yetkili sayılır; bu durumda parayı
vermiş olan cayarsa verdiğini bırakır; almış olan cayarsa aldığının iki katını
geri verir.
C. Ceza koşulu
I. Alacaklının hakları
1. Cezanın sözleşmenin ifası ile ilişkisi
MADDE 179- Bir sözleşmenin hiç veya gereği
gibi ifa edilmemesi durumu için bir ceza kararlaştırılmışsa, aksi sözleşmeden
anlaşılmadıkça alacaklı, ya borcun ya da cezanın ifasını isteyebilir.
Ceza, borcun belirlenen zaman veya
yerde ifa edilmemesi durumu için kararlaştırılmışsa alacaklı, hakkından açıkça
feragat etmiş veya ifayı çekincesiz olarak kabul etmiş olmadıkça, asıl borçla
birlikte cezanın ifasını da isteyebilir.
Borçlunun, kararlaştırılan cezayı
ifa ederek sözleşmeyi, dönme veya fesih suretiyle sona erdirmeye yetkili
olduğunu ispat etme hakkı saklıdır.
2. Ceza ile zarar arasındaki ilişki
MADDE 180- Alacaklı hiçbir zarara uğramamış
olsa bile, kararlaştırılan cezanın ifası gerekir.
Alacaklının uğradığı zarar
kararlaştırılan ceza tutarını aşıyorsa alacaklı, borçlunun kusuru bulunduğunu
ispat etmedikçe aşan miktarı isteyemez.
3. Kısmi ifanın yanması
MADDE 181- Ceza koşuluna ilişkin hükümler,
dönme durumunda ifa edilmiş olan kısmın alacaklıya kalacağını öngören
sözleşmelere de uygulanır.
Taksitle satışa ilişkin hükümler
saklıdır.
II. Cezanın miktarı, geçersizliği ve indirilmesi
MADDE 182- Taraflar, cezanın miktarını
serbestçe belirleyebilirler.
Asıl borç herhangi bir sebeple
geçersiz ise veya aksi kararlaştırılmadıkça sonradan borçlunun sorumlu
tutulamayacağı bir sebeple imkânsız hâle gelmişse, cezanın ifası istenemez.
Ceza koşulunun geçersiz olması veya borçlunun sorumlu tutulamayacağı bir
sebeple sonradan imkânsız hâle gelmesi, asıl borcun geçerliliğini etkilemez.
Hâkim, aşırı gördüğü ceza koşulunu
kendiliğinden indirir.