Nakit Akışlarının Netleştirilmesi
Aşağıda belirtilen
yatırım ve finansman faaliyetlerinden sağlanan nakit akışları netleştirme
esasına göre gösterilebilinir:
(a) İşletme yerine müşterilerin nakit akışını yansıtan ve işletme tarafından müşteriler adına yapılan nakit tahsilat ve ödemeler
(b) Devir hızı yüksek, tutarları büyük ve vadeleri kısa olan kalemlere ilişkin nakit girişleri ve çıkışları
(a) Paragrafında belirtilen nakit tahsilatlar ve ödemelere ilişkin örnekler şu şekilde sıralanabilinir:
(a) Bir banka açısından vadesiz mevduat olarak yatırılan ve çekilen paralar,
(b) Bir aracı kurumun müşterileri adına tuttuğu fonlarla ilgili nakit akışları,
(c) Mülk sahipleri adına tahsil edilen ve daha sonra bunlara ödenen kiralar.
(b) Paragrafında belirtilen nakit tahsilatlar ve ödemeler verilen avanslar ve yapılan ödemeler olup örnekler şu şekilde sıralanabilinir:
(a) Kredi kartı müşterilerine ilişkin anapara ödemeleri
(b) Menkul kıymet alım ve satımları ve
(c) Vadesi üç ay veya daha kısa olan diğer kısa vadeli borçlanmalar
Finansal kuruluşların aşağıdaki faaliyetlerinden kaynaklanan nakit akışları netleştirme esasına göre raporlanabilir:
(a) Vadeli mevduat kabulü ve geri ödemesinden kaynaklanan nakit giriş ve çıkışları.
(b) Diğer finansal kurumlara yatırılan ve bu kurumlardan çekilen mevduatlar.
(c) Müşterilere verilen krediler, avanslar ve bunların geri ödemeleri.
Yabancı Paraya Dayalı İşlemlere İlişkin Nakit AkışlarıYabancı paraya dayalı işlemlerden kaynaklanan nakit akışları, nakit akışı gerçekleşme tarihindeki kurlar üzerinden ilgili işletmenin fonksiyonel para birimine çevrilir.
Yabancı ülkedeki bağlı şirketlerin nakit akışları da gerçekleştiği tarihteki kur kullanılarak yabancı ülkede kullanılan para biriminden, işletmenin fonksiyonel para birimine çevrilir.
Yabancı paraya dayalı nakit akışları, "TMS 21 Kur Değişiminin Etkileri” Standardı uyarınca işleme tabi tutulur. Bu uygulama, gerçek kura yaklaştıran bir değişim kuru kullanılmasına izin verir. Örneğin, bir döneme ilişkin ağırlıklı ortalama kur yabancı para işlemlerin kaydedilmesi veya yabancı bir bağlı şirketin nakit akışlarının çevrilmesi için kullanılabilinir. Ancak, TMS 21, yabancı bir bağlı ortaklığın nakit akışlarının raporlama dönemi sonu (bilanço günündeki) kurdan çevrilmesine izin vermemektedir.”
Kur farklarından kaynaklanan realize olmamış kazanç ve kayıplar nakit akışı olarak kabul edilmez. Ancak, kur farklarının yabancı para cinsinden tutulan nakit ve nakit benzerleri üzerine etkisi, dönemin başlangıcında ve sonundaki nakit ve nakit benzerlerinin mutabakatlarını yapmak amacıyla, nakit akış tablosunda yer alır. Bu şekilde bulunan tutarlar; işletme, yatırım ve finansman faaliyetlerine ilişkin nakit akışlarından ayrı bir şekilde gösterilir ve söz konusu nakit akışları dönem sonundaki kurdan ilgili para birimine çevrilmiş olsaydı ortaya çıkacak kur farklarını ihtiva eder
Faiz ve TemettülerNakit akış tablosunda, faiz ve temettülere ilişkin nakit giriş ve çıkışları ayrı ayrı açıklanır. Bu kalemlerin her biri dönemler arasında tutarlı bir şekilde işletme, yatırım veya finansman faaliyetleriyle ilgili oluşlarına göre sınıflandırılır.
Kar ya da zarara gider olarak kaydedilen veya "TMS 23 Borçlanma Maliyetleri'' Standardında yer verilen alternatif yöntem uyarınca aktifleştirilen dönemin toplam faiz giderleri nakit akış tablosunda açıklanır.
Finansal kuruluşlar için faiz gelir ve giderleri ile temettüler genellikle esas faaliyetlerle ilgili nakit akışları içerisinde yer alır. Ancak, diğer işletmeler için söz konusu nakit akışlarını ne şekilde sınıflayacaklarına ilişkin geliştirilmiş bir ilke bulunmamaktadır.Faiz giderleri ve temettüler net kar veya zararın hesaplanmasında dikkate alındığı için işletme faaliyetlerine ilişkin nakit akışları olarak sınıflanabilirler. Alternatif olarak işletmeler faiz gelir ve giderleri ile temettü gelirlerine ilişkin nakit akışlarını faaliyetlerine uygun bir biçimde sınıflandırarak nakit akış tablosunda gösterebilirler. Bu çerçevede işletmeler, faiz gelir ve giderleri ile temettü gelirlerini, net kar/zararın tespitinde dikkate alınmaları halinde esas faaliyetlerinden; finansman kaynaklarının elde etme maliyetini oluşturması halinde finansman faaliyetlerinden veya yapılan yatırımın getirileri olması halinde yatırım faaliyetlerinden kaynaklanan nakit akışları olarak gösterebilirler.
Temettü ödemeleri, elde edilen finansman kaynaklarının maliyetlerini oluşturduklarından finansman faaliyetlerine ilişkin nakit akışı olarak sınıflandırılabilir. Alternatif olarak, finansal tablo kullanıcılarına işletmenin esas faaliyetlerinden kaynaklanan nakit akışlarından temettü dağıtma kabiliyeti hakkında bilgi sunmak amacıyla işletme faaliyetlerden kaynaklanan nakit akışı olarak da gösterilebilir.
Vergilerle ilgili nakit akışları ayrıca açıklanır ve bu nakit akışları, açık olarak finansman ve yatırım faaliyetleriyle ilişkili olmadıkları takdirde işletme faaliyetlerinden nakit akışı olarak sınıflandırılır.
Vergiler; nakit akış tablosunda sınıflandırılan işletme faaliyetleri, yatırım ve finansman faaliyetleri ile ilgili nakit akışları yaratan işlemlerden dolayı ortaya çıkmaktadır. Yatırım ve finansman faaliyetlerinden kaynaklanan vergi giderinin tutarı belirlenebilir olmakla birlikte, ilgili nakit akışlarının belirlenmesi konusunda zorluklar ortaya çıkabilir ve vergi ile ilgili nakit akışı vergiyi doğuran işlem ve olaydan farklı bir dönemde gerçekleşebilir. Bu nedenle, ödenen vergiler genellikle işletme faaliyetleriyle ile ilgili nakit akışları içerisinde sınıflandırılır. Ancak, yatırım veya finansman faaliyetleri ile ilgili nakit akışlarına neden olan bir işlemden kaynaklandığı tespit edilebilen bir vergi ile ilgili nakit akışı, yatırım faaliyetlerinden veya finansman faaliyetlerinden kaynaklanan nakit akışları içerisinde sınıflandırılır. Vergi nakit akışları birden fazla faaliyetle ilgili ise ve farklı faaliyetler grubunda gösterilmişse, toplam ödenen vergi tutarı dipnotlarda açıklanır.
Bağlı ortaklıklar, iştirakler ve iş ortaklıklarındaki yatırımlar
Bağlı ortaklıklar veya iştirakler maliyet esası veya öz sermaye yöntemi ile muhasebeleştirildiğinde, ana ortaklık ile bağlı ortaklıklar ve iştirakler arasındaki nakit akışları örneğin temettü tahsilatları ve avans ödemeleri ve diğer nakit akışları şeklinde nakit akış tablosunda gösterilir.
İş ortaklıklarında ortak yönetime tabi işletme payının (bkz. "TMS 31 İş Ortaklıklarındaki Paylar”) oransal konsolidasyon yöntemine göre raporlanması durumunda, ana ortaklığın konsolide nakit akış tablosunda, ortak yönetime tabi işletmenin nakit akışlarından ana ortaklığa düşen pay konsolide nakit akışında yer alır. Ortak yönetime tabi işletme payının öz sermaye yöntemine göre muhasebeleştirilmesi durumunda ise, ana ortaklığın nakit akış tablosunda bu yatırım nedeniyle elde edilen nakit akışları ile ortak yönetime tabi işletme ile ana ortaklık arasında ortaya çıkan nakit akışları yer alır.
Bağlı ortaklıklardaki ve diğer işletmelerdeki ortaklık paylarındaki değişiklikler
İşletmenin bağlı ortaklık ve diğer birimlerinin satın alınması ve elden çıkarılması sonucunda ortaya çıkan toplam nakit akışları nakit akış tablosunda ayrıca gösterilir ve yatırım faaliyeti olarak sınıflandırılır.
İşletmeler, bağlı ortaklık ve işletme birimlerinin dönem içindeki alım ve satımlarıyla ilgili olarak, toplam bazda aşağıdaki hususları açıklar:
(a) Ödenen ve alınan toplam tutar,
(b) Nakit ve nakit benzerinden oluşan tutarın miktarı,
(c) Bağlı ortaklıklardaki veya üzerinde kontrol elde edilen ya da üzerindeki kontrol kaybedilen diğer işletmelerdeki nakit ve nakit benzerlerinin tutarları,
(d) Bağlı ortaklıklardaki veya üzerinde kontrol elde edilen ya da üzerindeki kontrol kaybedilen diğer işletmelerdeki nakit ve nakit benzerleri dışındaki her bir ana kategori özetlenmiş olarak, varlık ve borçların tutarı.
Bağlı ortaklıklar ve diğer işletmelerin kontrolünün elde edilmesi ya da kaybedilmesinin nakit akışı etkilerinin ayrı bir kalem olarak sunumu, edinilen ve elden çıkarılan varlık tutarlarının ayrıca açıklanmasıyla birlikte, bu nakit akışlarının, diğer faaliyet, yatırım ve finansal faaliyetlerden kaynaklanan nakit akışlarından ayırt edilmesine yardımcı olur. Kontrolün kaybedilmesinden kaynaklanan söz konusu nakit akış etkileri, kontrolün ele geçirilmesinden kaynaklananlarla mahsup edilmez.
Bağlı ortaklığın veya diğer işletmelerin kontrolünün ele geçirilmesi veya kaybedilmesi karşılığında satın alınma veya elden çıkarma bedeli olarak ödenen veya alınan nakitler; söz konusu işlemlerin, olayların veya koşullardaki değişikliklerin parçası olarak elde edilen veya elden çıkarılan nakit ve nakit benzerleri ile netleştirilerek nakit akış tablosunda gösterilir.
Kontrolün kaybedilmesi şeklinde sonuçlanmayan bir bağlı ortaklıktaki ortaklık paylarındaki değişmelerden kaynaklanan nakit akışları, finansal faaliyetlerden kaynaklanan nakit akışları olarak sınıflandırılır.
Kontrolün kaybedilmesi şeklinde sonuçlanmayan bir bağlı ortaklıktaki ortaklık paylarındaki değişmeler, örneğin ana ortaklık tarafından bir bağlı ortaklığın özkaynağa dayalı finansal araçların müteakip satın alma veya satışları, özkaynak işlemleri olarak muhasebeleştirilir.
Nakit akışı yaratmayan işlemler
Yatırım ve finansman faaliyetlerinden nakit ve nakit benzeri kullanımı gerektirmeyen işlemler nakit akış tablosunda yer almaz. Bu işlemler, yatırım ve finansman faaliyeti ile ilgili tüm gerekli bilgileri içerecek şekilde, diğer finansal tablo veya dipnotlarda yer alır.
Yatırım ve finansman faaliyetlerinin büyük bir kısmı, işletmelerin sermaye ve aktif yapılarına etki etmelerine karşın, cari nakit akışları üzerinde herhangi bir etkiye sahip değildirler. Nakit akışı yaratmayan işlemlerin, nakit akış tablosu dışında bırakılması, nakit akış tablosunun amacı ile tutarlıdır. Çünkü bu işlemlerin cari dönemdeki nakit akışları ile bir ilişkileri bulunmamaktadır.
Nakit akışı yaratmayan işlemlerin örnekleri şu şekildedir:
(a) Aktiflerin borçlanma veya finansal kiralama yoluyla elde edilmesi,
(b) Bir işletmenin hisse senedi ihracı yolu ile elde edilmesi,
(c) Borçların özkaynağa dönüştürülmesi.