![]() Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), 11 Ekim 2001 tarih ve 28081 sayılı (Mükerrer ve 2. Mükerrer) Resmi Gazete'de yayınlanarak yürürlüğe giren, iki ayrı düzenleme ile "kurumsal yönetim” alanında yeni bir dönemi başlatmış oldu. 654 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Sermaye Piyasası Kanunu (SPKn.)'nun 22'nci maddesine "z” bendi eklemek suretiyle; s ermaye piyasasında kurumsal yönetim ilkelerini tespit ve ilan etmek , yatırım ortamının iyileştirilmesine katkıda bulunmak üzere, borsada işlem gören halka açık anonim ortaklıklardan halka açıklık oranları, yatırımcı sayısı ve niteliği, dâhil oldukları endeks ve belirli bir zaman dilimindeki işlem yoğunluğunu dikkate alarak belirlemiş olduğu gruplarda yer alanların kurumsal yönetim ilkelerine kısmen veya tamamen uymalarını zorunlu tutmak, buna ilişkin usul ve esasları belirlemek, getirilen uyum zorunluluğuna aykırı işlemlerin hukuka aykırılığının tespiti veya iptali için her türlü teminattan muaf olarak ihtiyati tedbir istemek, dava açmak, açılan davada uyum zorunluluğunun yerine getirilmesi sonucunu doğuracak şekilde karar alınmasını istemek konularında, SPK'ya ilave yetkiler tanınmıştır. SPK, söz konusu KHK ile birlikte ve eş zamanlı olarak, Seri: IV, No: 54 sayılı "Kurumsal Yönetim İlkelerinin Belirlenmesine ve Uygulanmasına İlişkin Tebliğ” (Tebliğ)'i de yayınlamıştır. Bu Tebliğ ile, Kurumsal Yönetim İlkeleri'nin bir bölümünün belirli şirketlerde uygulanması zorunlu hale getirilmiştir. Daha önce Temmuz 2003'de yayınlanan ve Şubat 2005'de dar kapsamlı bir revizyon geçiren SPK Kurumsal Yönetim İlkeleri de, aşağıda bahsedilecek bazı maddeleri tadil edilmek suretiyle aynen Tebliğ ekinde yer almış ve zaten daha önce bir kısmı yasal zorunluluk haline gelmiş bulunan SPK Kurumsal Yönetim İlkeleri böylelikle ilk kez bir bütün halinde Sermaye Piyasası mevzuatının parçası haline gelmiştir. Başlangıç olarak, İstanbul Menkul Kıymetler Borsası (İMKB) 30 Endeksine dahil olan, bankalar haricindeki, 23 şirketi kapsayan Tebliğ ile getirilen yenilikleri şu şekilde özetlemek mümkündür; 1- Genel Kurul toplantı ilanları 3 hafta önceden yapılacaktır. 2- Genel Kurul toplantı ilanı Şirketin internet sitesinde de yer alacaktır. 3- Şirket internet sitesinde yer alacak genel kurul toplantı ilanında, ilan tarihi itibariyle, a. Şirketin ortaklık yapısını yansıtan toplam pay sayısı ve oy hakkı, şirket sermayesinde imtiyazlı pay bulunuyorsa her bir imtiyazlı pay grubunu temsil eden pay sayısı ve oy hakkı, b. Şirketin ve şirketin önemli iştirak ve bağlı ortaklıklarının geçmiş hesap döneminde gerçekleşen veya gelecek dönemlerde planladığı yönetim ve faaliyet organizasyonundaki değişiklikler ve bu değişikliklerin gerekçeleri ile organizasyon yapısı değişikliğine taraf olan tüm kuruluşların son üç hesap dönemine ilişkin faaliyet raporları ve yıllık mali tabloları ile proforma mali tablolar, c. Genel kurul toplantı gündeminde yönetim kurulu üyelerinin azli, değiştirilmesi veya seçimi varsa, azil ve değiştirme gerekçeleri, yönetim kurulu üyeliğine aday gösterilecek kişilerin isimleri ve özgeçmişleri [son 10 yıl içerisinde yürüttüğü görevler ve ayrılma nedenleri; şirket, şirket ile ilişkili taraflar ve şirketin iş yaptığı kurumlar ile ilişkisinin niteliği ve düzeyi; bağımsızlık niteliğine sahip olup olmadığı ve yönetim kurulu üyesi olması durumunda şirketin faaliyetlerini etkileyebilecek diğer benzeri hususlar hakkında bilgi] bilgileri bulunacaktır. Yönetim kuruluna aday gösterecek ortaklar, genel kurul toplantı ilanının yapıldığı tarihten sonraki 1 hafta içerisinde, yönetim kurulu üyesi adaylarını derhal kamuya açıklanmak üzere Şirkete bildireceklerdir.
4- Genel kurul kararı ile yönetim kurulu üyelerinin şirket ile işlem yapabilmesi ve rekabet edebilmesi hususunda onay verilmiş ise, ilgili yönetim kurulu üyeleri şirket ile yaptıkları işlemler ve şirket ile rekabet edilen faaliyetler hakkında genel kurulu bilgilendireceklerdir. 5- Yönetim kurulu üyelerinin ve yöneticilerin ücretlendirme esasları yazılı hale getirilecek ve pay sahiplerine bu konuda görüş bildirme imkânı tanınacaktır. Bu amaçla hazırlanan "ücretlendirme politikası”, şirketin internet sitesinde yer alacak ve olağan genel kurul toplantısında ayrı bir madde olarak ortakların bilgisine sunulacaktır. 6- Şirketin sermaye ve yönetim yapısı ile malvarlığında değişiklik meydana getiren, a. bölünme ve hisse değişimi, b. önemli tutardaki maddi/maddi olmayan varlık alım/satımı, kiralanması veya kiraya verilmesi, c. bağış ve yardımda bulunulması, d. üçüncü kişiler lehine kefalet, ipotek gibi teminat verilmesine, ilişkin kararların, genel kurulda işlemin tarafları ile bunlarla ilişkili kişilerin oy kullanamayacakları bir oylamada alınması yönünde esas sözleşmeye hüküm konulacaktır. Esas sözleşmeye bu yönde bir hüküm konulana kadar, söz konusu hususlara ilişkin yönetim kurulu kararları, genel kurul onayı olmaksızın uygulanamayacaktır. 7- Karşılıklı iştirak ilişkisi, beraberinde bir hakimiyet ilişkisini de getiriyorsa, karşılıklı iştirak içerisinde bulunan şirketler, nisap oluşturmak gibi, çok zaruri durumlar ortaya çıkmadıkça, karşılıklı iştirak ilişkisi içerisinde bulundukları şirketin genel kurullarında oy haklarını kullanmaktan kaçınarak bu durumu kamuya açıklayacaklardır.
8- Yönetim kurulunun, sayısı ikiden az olmamak üzere en az üçte biri bağımsız üyelerden oluşacak; bağımsız üye sayısının hesaplanmasında küsuratlar izleyen tam sayı olarak dikkate alınacaktır.
Şirketin yönetim kurulunda son altı yıl içerisinde yönetim kurulu üyeliği yapan bir kişi, yönetim kuruluna bağımsız üye olarak atanamayacaktır.
Aşağıdaki kriterlere uyan yönetim kurulu üyesi "bağımsız üye” olarak nitelendirilecektir:
a. Şirket, şirketin ilişkili taraflarından biri veya şirket sermayesinde doğrudan veya dolaylı olarak %5 veya daha fazla paya sahip hissedarların yönetim veya sermaye bakımından ilişkili olduğu tüzel kişiler ile kendisi, eşi ve üçüncü dereceye kadar kan ve sıhri hısımları arasında son beş yıl içinde istihdam, sermaye veya ticaret anlamında doğrudan veya dolaylı bir menfaat ilişkisinin kurulmamış olması, b. Yönetim kuruluna bir pay grubunu temsilen seçilmemiş olması, c. Başta şirketin denetimini ve danışmanlığını yapan şirketler olmak üzere, yapılan anlaşmalar çerçevesinde şirketin faaliyet ve organizasyonunun tamamını veya belli bir bölümünü yürüten şirketlerde çalışmıyor olması ve son beş yıl içerisinde yönetici olarak görev almamış olması, d. Son beş yıl içerisinde, şirketin bağımsız denetimini yapan kuruluşlarda istihdam edilmemiş veya bağımsız denetim sürecinde yer almamış olması, e. Şirkete önemli ölçüde hizmet ve ürün sağlayan firmaların herhangi birisinde çalışmamış ve son beş yıl içerisinde yönetici olarak görev almamış olması, f. Eşi veya üçüncü dereceye kadar olan kan ve sıhri hısımları arasında hiçbirisinin şirkette yönetici, toplam sermayenin %5'inden fazlasını elinde bulunduran veya her halükarda yönetim kontrolünü elinde bulunduran pay sahibi olmaması, g. Şirketten yönetim kurulu üyeliği ücreti ve huzur hakkı dışında başka herhangi bir gelir elde etmiyor olması; yönetim kurulu görevi dolayısıyla hissedar ise sermayede sahip olduğu payın oranının %1'den fazla olmaması ve bu payların imtiyazlı olmaması.
Bağımsız yönetim kurulu üyesi, mevzuat, esas sözleşme ve yukarıda yer alan kriterler çerçevesinde bağımsız olduğuna ilişkin yazılı bir beyanını aday gösterildiği esnada yönetim kuruluna verecektir. Yönetim kurulu bağımsız üye adayının bağımsızlık ölçütlerini taşıyıp taşımadığını değerlendirecek ve buna ilişkin değerlendirmesini bir rapora bağlayarak genel kurula sunacaktır. Bağımsız yönetim kurulu üyesi atamasına ilişkin genel kurul kararı ve gerekçeleri, karşı oyları ve yönetim kurulu değerlendirme raporunu da içerecek şekilde Şirketin internet sitesinde açıklanacaktır.
Söz konusu Tebliğ düzenlemesi ile ilgili olarak, uygulamada şekilleneceğini düşündüğümüz bazı hususları da şu şekilde özetlemek mümkündür;
1- Genel Kurul toplantı ilanını takip eden 1 hafta içerisinde, şirket ortaklarının yönetim kuruluna üye aday göstermesinde herhangi bir sınırlama olmayacağı anlaşılmaktadır. Ortakların yönetim kuruluna aday göstermesinin belirli kurallara bağlanmasının [ortak olduğunun ispatı, genel kurula katılma şartı, genel Kurul blokaj listesinde bulunmak, iletişim bilgileri vb.) bu hakkın kötüye kullanımı engelleyeceği düşünülebilir. 2- Uygulamada birliğin sağlanmasını teminen, "Ücretlendirme Politikası”nda en az hangi bilgilerin yer alması gerektiği ayrıca düzenlenebilir. Daha detaylı bir doküman olarak gördüğümüz ve rekabetin bir unsuru olarak değerlendirdiğimiz "ücretlendirme esasları”nın kamuya açıklanması konusunda ise uygulamayı şirketlerin yönlendirmesinin daha doğru bir yaklaşım olacağını düşünebiliriz. Hali hazırda bu kapsamdaki tutarlar toplu olarak finansal tablo dip notlarında kamuya açıklanmaktadır. 3- Şirketin sermaye ve yönetim yapısı ile malvarlığında değişiklik meydana getiren önemli kararların genel kurul onayından geçirilmesi istenmektedir. Bununla birlikte söz konusu işleme taraf olanlar veya bunlarla ilişkili kişiler aynı zamanda şirketin ortağı ise genel kurulda bu kararlara iştirak edemeyeceklerdir. Bazı istisnai durumlarda, söz konusu kararların alınmasında "karar nisabı” sorununun ortaya çıkabileceği düşünülmektedir. 4- Şirketin yönetim kurulunda son altı yıl içerisinde yönetim kurulu üyeliği yapan bir kişi, yönetim kuruluna bağımsız üye olarak atanamayacaktır. Bu düzenlemenin, son altı yılda şirkette "bağımsız yönetim kurulu üyesi” sıfatı ile görev yapan yönetim kurulu üyelerini kapsamayacağı ile birlikte uygulamada tereddütleri ortadan kaldırmak amacıyla açıklığa kavuşturulmasın yararlı olacaktır. 5- Diğer taraftan, h aklı gerekçelerin varlığı halinde, yatırımcı haklarını korumayı teminen, SPK'nın uygun görüşü ile, azami bir yıla kadar geçici bir süreyle sınırlı olmak üzere, yukarıda verilen bağımsızlık kriterlerinden bir veya birkaçını sağlamayanlar bağımsız yönetim kurulu üyesi olarak genel kurul tarafından seçilebilecektir. SPK'nun burada bir geçiş dönemi öngörerek özellikle yurt dışı yerleşiklerin sermayesinde pay sahibi olduğu "ortak girişim” şirketlerinin elini rahatlatmak istediğini düşünüyoruz. 6- Sermayenin yirmide birini temsil eden pay sahipleri tarafından hakkında olumsuz oy kullanılmış bağımsız yönetim kurulu üyesi adaylarının bağımsız üye olarak seçilmeleri durumunda, bunların bağımsızlık kriterlerini sağlayıp sağlamadığı SPK tarafından ayrıca değerlendirilecek ve karara bağlanacaktır. Son olarak, daha önce SPK İlke Kararı ile düzenlenen ve yıllık faaliyet raporunda yer alması zorunlu tutulan "Kurumsal Yönetim uyum Raporu” da, bu Tebliğ ile tekrar düzenlenmiş ve payları İMKB'de işlem gören halka açık anonim ortaklıkların yıllık faaliyet raporlarında yer alması zorunlu hale getirilmiştir. Faaliyet raporunda yapılacak açıklamanın şekli ve asgari unsurları Kurul tarafından belirlenmektedir. SPK yaptığı düzenlemeler ile kurumsal yönetim alanında yeni bir dönemi başlatmıştır. Söz konusu düzenlemeler yeni Türk Ticaret Kanunu ve Sermaye Piyasası Kanunu ile birlikte kurumsal yönetim ile ilgili farkındalığı artıracak ve uygulamaları hiç şüphesiz daha üst bir seviyeye taşıyacaktır. Bu çerçevede, kurumsal yönetim ile ilgili düzenlemelerin de başta Türk Ticaret Kanunu ve Sermaye Piyasası Mevzuatı olmak üzere, ilgili diğer mevzuat ile uyumlu olması ve çelişmemesi önelidir. Söz konusu düzenlemelerin çok da uzak olmayan bir gelecekte halka açık tüm şirketler için geçerli olacağını da şimdiden öngörmek mümkündür. |
||||||||||||||||||
Makalenin Künyesi
|