b. Kısmi zapt hâlinde
MADDE 218- Satılanın bir kısmı elinden alınmış veya satılan sınırlı
ayni bir hakla yüklenmişse alıcı, sadece bu yüzden uğradığı zararın
giderilmesini isteyebilir.
Ancak alıcının,
satılandaki bu durumu bilseydi onu satın almayacağı durum ve koşullardan
anlaşılıyorsa, alıcı hâkimden sözleşmenin sona ermesine karar vermesini
isteyebilir. Bu durumda alıcı, satılanın elinde kalmış olan kısmını o zamana
kadar elde etmiş olduğu yararlarla birlikte, satıcıya geri vermekle
yükümlüdür.
III. Ayıptan sorumluluk
1. Konusu
a. Genel olarak
MADDE 219- Satıcı, alıcıya karşı herhangi bir surette bildirdiği
niteliklerin satılanda bulunmaması sebebiyle sorumlu olduğu gibi, nitelik veya
niteliği etkileyen niceliğine aykırı olan, kullanım amacı bakımından değerini ve
alıcının ondan beklediği faydaları ortadan kaldıran veya önemli ölçüde azaltan
maddi, hukuki ya da ekonomik ayıpların bulunmasından da sorumlu olur.
Satıcı, bu ayıpların varlığını
bilmese bile onlardan sorumludur.
b. Hayvan satışında
MADDE 220- Hayvan satışında satıcı, yazılı
olarak üstlenmedikçe veya ağır kusuru olmadıkça ayıptan sorumlu
olmaz.
2. Sorumsuzluk anlaşması
MADDE 221- Satıcı satılanı ayıplı olarak devretmekte ağır kusurlu
ise, ayıptan sorumluluğunu kaldıran veya sınırlayan her anlaşma kesin olarak
hükümsüzdür.
3. Alıcının bildiği ayıplar
MADDE 222- Satıcı, satış sözleşmesinin kurulduğu sırada alıcı
tarafından bilinen ayıplardan sorumlu değildir.
Satıcı, alıcının satılanı yeterince
gözden geçirmekle görebileceği ayıplardan da, ancak böyle bir ayıbın
bulunmadığını ayrıca üstlenmişse sorumlu olur.
4. Gözden geçirme ve satıcıya bildirme
a. Genel olarak
MADDE 223-
Alıcı,
devraldığı satılanın durumunu işlerin olağan akışına göre imkân bulunur bulunmaz
gözden geçirmek ve satılanda satıcının sorumluluğunu gerektiren bir ayıp
görürse, bunu uygun bir süre içinde ona bildirmek
zorundadır.
Alıcı gözden geçirmeyi ve
bildirimde bulunmayı ihmal ederse, satılanı kabul etmiş sayılır. Ancak,
satılanda olağan bir gözden geçirmeyle ortaya çıkarılamayacak bir ayıp bulunması
hâlinde, bu hüküm uygulanmaz. Bu tür bir ayıbın bulunduğu sonradan anlaşılırsa,
hemen satıcıya bildirilmelidir; bildirilmezse satılan bu ayıpla birlikte kabul
edilmiş sayılır.
b. Hayvan satışında
MADDE 224- Hayvan satışında satıcının sorumlu olacağı süre yazılı
olarak belirlenmemiş ve ayıp da hayvanın gebeliğine ilişkin değilse satıcı,
ancak ayıbın devrin yapıldığı veya alıcının
devralmada temerrüdünün gerçekleştiği günden
başlayarak dokuz gün
içinde kendisine bildirilmesi ve ayrıca, hayvanın bilirkişilerce gözden
geçirilmesinin aynı süre içinde yetkili makamdan istenmesi hâlinde sorumlu
olur.
5. Satıcının ağır kusurunun sonuçları
MADDE 225- Ağır kusurlu olan satıcı, satılandaki ayıbın kendisine
süresinde bildirilmemiş olduğunu ileri sürerek sorumluluktan kısmen de olsa
kurtulamaz.
Satıcılığı meslek edinmiş kişilerin
bilmesi gereken ayıplar bakımından da aynı hüküm
geçerlidir.
6. Satılanın başka yerden gönderilmesi
MADDE 226- Başka yerden gönderilen satılanın ayıplı olduğunu ileri
süren alıcı, bulunduğu yerde satıcının temsilcisi yoksa, satılanın korunması
için gerekli önlemleri geçici olarak almakla yükümlüdür. Alıcı, ayıplı olduğunu
ileri sürdüğü satılanın korunması için gerekli önlemleri almaksızın onu satıcıya
geri gönderemez.
Alıcı, satılanın durumunu
gecikmeksizin usulüne göre tespit ettirmekle yükümlüdür. Bunu yaptırmazsa, ileri
sürdüğü ayıbın, satılanın kendisine ulaştığı zamanda var olduğunu ispat yükü
alıcıya düşer.
Satılanın kısa zamanda bozulma
tehlikesi varsa, alıcı onu bulunduğu yerdeki mahkeme aracılığıyla sattırmaya
yetkili, hatta satıcının yararı gerektiriyorsa sattırmakla yükümlüdür. Alıcı,
durumu satıcıya en kısa zamanda bildirmezse, bundan doğan zarardan sorumlu
olur.
7. Alıcının seçimlik hakları
a. Genel olarak
MADDE 227- Satıcının satılanın ayıplarından sorumlu olduğu hâllerde
alıcı, aşağıdaki seçimlik haklardan birini kullanabilir:
1. Satılanı geri vermeye hazır
olduğunu bildirerek sözleşmeden dönme.
2. Satılanı alıkoyup ayıp oranında
satış bedelinde indirim isteme.
3. Aşırı bir masrafı gerektirmediği
takdirde, bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz
onarılmasını isteme.
4. İmkân varsa, satılanın ayıpsız
bir benzeri ile değiştirilmesini isteme.
Alıcının genel hükümlere göre
tazminat isteme hakkı saklıdır.
Satıcı, alıcıya aynı malın ayıpsız
bir benzerini hemen vererek ve uğradığı zararın tamamını gidererek seçimlik
haklarını kullanmasını önleyebilir.
Alıcının, sözleşmeden
dönme hakkını kullanması hâlinde, durum bunu haklı göstermiyorsa hâkim,
satılanın onarılmasına veya satış bedelinin indirilmesine karar
verebilir.
Satılanın değerindeki eksiklik
satış bedeline çok yakın ise alıcı, ancak sözleşmeden dönme veya satılanın
ayıpsız bir benzeriyle değiştirilmesini isteme haklarından birini
kullanabilir.
b. Satılanın yok olması veya ağır biçimde zarara
uğraması
MADDE 228-
Alıcıya
ayıplı olarak devredilmiş olan satılanın ayıptan, beklenmedik hâlden veya mücbir sebepten dolayı yok olması veya ağır biçimde zarara uğraması, alıcının sözleşmeden dönme
hakkını kullanmasını engellemez. Bu durumda alıcı, satılandan elinde ne kalmışsa
onu geri vermekle yükümlüdür.
Satılan alıcıya
yüklenebilen bir sebep yüzünden yok olmuşsa veya alıcı onu başkasına devretmişse
ya da biçimini değiştirmişse alıcı, ancak değerindeki eksiklik karşılığının
satış bedelinden indirilmesini isteyebilir.
8. Dönmenin sonuçları
a. Genel olarak
MADDE 229- Satış sözleşmesinden dönen alıcı, satılanı, ondan elde
ettiği yararları ile birlikte satıcıya geri vermekle yükümlüdür. Buna karşılık
alıcı da, satıcıdan aşağıdaki istemlerde bulunabilir:
1. Ödemiş olduğu satış bedelinin,
faiziyle birlikte geri verilmesi.
2. Satılanın tamamen zaptında
olduğu gibi, yargılama giderleri ile satılan için yapmış olduğu giderlerin
ödenmesi.
3. Ayıplı maldan doğan doğrudan
zararının giderilmesi.
Satıcı, kendisine hiçbir kusur
yüklenemeyeceğini ispat etmedikçe, alıcının diğer zararlarını da gidermekle
yükümlüdür.
b. Birden çok mal satışında
MADDE 230- Birden çok mal veya birden çok parçadan oluşan bir mal,
birlikte satılmış olup da bunlardan bazıları ayıplı çıkarsa, dönme hakkı
bunlardan ancak ayıplı çıkanlar için kullanılabilir. Ancak, alıcıya veya
satıcıya önemli bir zarar vermeksizin ayıplı parçanın diğerinden ayrılmasına
imkân yoksa, dönme hakkının satılanın tamamını kapsaması
zorunludur.
Satılanın aslı için satıştan
dönülmesi, ayrı satış bedeli gösterilerek satılmış olsalar bile, eklentilerini
de kapsar; fakat eklentiler için dönme, satılanın aslını
kapsamaz.
9. Zamanaşımı
MADDE 231- Satıcı daha uzun bir süre için üstlenmiş olmadıkça,
satılanın ayıbından doğan sorumluluğa ilişkin her türlü dava, satılandaki ayıp
daha sonra ortaya çıksa bile, satılanın alıcıya devrinden başlayarak iki yıl
geçmekle zamanaşımına uğrar. Alıcının satılanın kendisine devrinden başlayarak
iki yıl içinde bildirdiği ayıptan doğan def’i hakkı, bu sürenin geçmiş olmasıyla
ortadan kalkmaz.
Satıcı, satılanı ayıplı olarak
devretmekte ağır kusurlu ise, iki yıllık zamanaşımı süresinden
yararlanamaz.
C. Alıcının borçları
I. Satış bedelinin ödenmesi ve satılanın
devralınması
MADDE 232- Alıcı, satış sözleşmesinde kararlaştırılmış olduğu
biçimde satış bedelini ödemek ve kendisine sunulan satılanı devralmakla
yükümlüdür.
Aksine yerel âdet veya
anlaşma yoksa, satılanın hemen devralınması gereklidir.
II. Satış bedelinin belirlenmesi
MADDE 233- Alıcı, satış bedelini belirtmeksizin, malı alacağını
kesin olarak bildirmişse satış, ifa yeri ve zamanındaki ortalama piyasa fiyatı
üzerinden yapılmış sayılır.
Satış bedeli, satılanın ağırlığına
göre hesaplanıyorsa, darası indirilir.
Bazı ticari malların satışında,
daralı ağırlıktan miktar olarak ya da yüzde hesabıyla bir indirim yapılmasına
veya bedelin, daralı ağırlık üzerinden belirlenmesine ilişkin ticari teamüller saklıdır.
III. Satış bedelinin muacceliyeti ve faizi
MADDE 234- Aksine sözleşme yoksa, satılan alıcının zilyetliğine
girince satış bedeli muaccel olur.
Faiz istenebileceği konusunda bir
teamül varsa veya alıcı maldan ürün ya da diğer verimler elde etme imkânına
sahip ise ya da belirli günün geçmesiyle temerrüdün gerçekleşmesi durumunda,
ayrıca bir ihtara gerek olmaksızın satış bedeline faiz
istenebilir.
IV. Alıcının temerrüdü
1. Satıcının dönme hakkı
MADDE 235- Satılanın, ancak satış bedeli ödendikten sonra veya
ödenme anında devredilmesi gereken durumlarda alıcı temerrüde düşerse satıcı,
herhangi bir işlem gerekmeksizin satıştan dönebilir.
Bu hakkını kullanmak isteyen
satıcı, durumu gecikmeksizin alıcıya bildirmek zorundadır.
Satılanın zilyetliği satış bedeli
ödenmeden alıcıya devredilmişse, alıcının
temerrüdü sebebiyle satıcının dönme hakkını kullanarak satılanı geri
alması, bu hakkın sözleşmede açıkça saklı tutulmasına
bağlıdır.
2. Zararın hesaplanması ve giderimi
MADDE 236- Borcunu ifa etmeyen alıcı, satıcının bu yüzden uğradığı
zararı gidermekle yükümlüdür.
Satıcı, satış bedelini ödemede
temerrüde düşmüş olan alıcıdan, bu bedel ile satılanın başkasına dürüstlük
kurallarına uygun olarak satışından elde ettiği bedel arasındaki farka göre
hesaplanacak zararın giderilmesini isteyebilir.
Satılan, borsada kayıtlı veya
piyasa fiyatı bulunan mallardan ise satıcı, böyle bir satışa gerek kalmaksızın
alıcıdan, satış bedeli ile malın belirlenmiş ödeme günündeki fiyatı arasındaki
farka göre hesaplanacak zararın giderilmesini isteyebilir.